Dr. Halil Algan – Girişimsel Ağrı Tedavisi – Girişimsel Ağrı Tedavileri
Günlük yaşam kalitemizi düşüren, sosyal ilişkilerimizi ve iş hayatımızı olumsuz etkileyen, moralimizi bozan ve çeşitli tıbbi yöntemlere yanıt vermeyen tüm ağrılı durumlarda uygulanan etkili tedavilerdir.
Ağrının kaynağının bulunması, nedenlerinin anlaşılarak doğru ve etkin tedavisinin sağlanması Ağrı Tedavisi uygulamalarını oluşturur. Ağrı Tedavisi hem ilaç uygulamalarını hem de girişimsel tedavi yöntemlerini içerir. Girişimsel tedaviler iğne, kanül, elektrot, gelişmiş lazer ve basınçlı su yöntemleri gibi birçok farklı yöntemleri kapsar.
Girişimsel ağrı tedavisi son yıllarda çok büyük ilerlemeler göstermiş ve son derece başarılı sonuçlar sağlamaya başlamıştır. Bu tedavilerin özelliği C-Kollu Skopi Cihazı (Fluoroskopi) eşliğinde canlı görüntüleme ile yapılması ve tedavi yapılacak yere %100 kesinlikle ulaşmamızı sağlamasıdır.
Ağrı tedavisi konusuna 25 yılını vermiş bir doktor olarak belirtmek isterim ki, sosyal yaşamınızda ve iş hayatınızda sizleri çok rahatsız eden şiddetli ağrıların, önce teşhis sonra da tedavisini Ağrı Tedavi Bölümü olarak çok başarılı bir şekilde yapabilmekteyiz.
Ağrı Tedavisi Bölümlerinin bu başarısına rağmen tıp fakültelerinde en az eğitim verilen konu ne yazık ki ağrılı hastaların nasıl rahatlatılabileceği ve ağrıların nasıl tedavi edilebileceği konusudur. Dünyaca ünlü Amerikan Harvard Tıp Fakültesi’nde bile, fakülte başkanı Joseph Martin’in belirttiği gibi, “tıp fakültelerinde doktor adaylarına verilen Ağrı Tedavisi ders saatleri inanılmaz derecede azdır. Birçok tıp öğrencisi, eğitimleri boyunca yalnızca 1 saat Ağrı Tedavisi eğitimi almaktadır”. Düşününüz ki, doktorlar meslek hayatları boyunca sürekli olarak ağrılı hastalar ile karşılaşacakları halde…
Ağrı sorununun çok iyi bilindiği ve tedavi edildiği A.B.D’de bile, yıllık sayısı 250 milyonu bulan ağrılı hastalara, 4000 kadar Ağrı Tedavisi doktoru hizmet vermeye çalışmaktadır. Ülkemizde bu sayı ne yazık ki inanılmaz derecede azdır ve yeterli uzman da yetiştirilmemektedir.
Oysa Dünya Sağlık Örgütü’nün belirttiği gibi, “Ağrı Tedavisi bir ‘insan hakkı’dır”.
Anesteziyoloji uzmanı olmamın da verdiği avantaj ile, 1997 yılından beri tüm zamanımı, tecrübemi ve bilgimi ağrılı hastaların tanı ve tedavilerine adadım. Birçok modern ve yeni ağrı girişimsel ağrı tedavisi yönteminin ülkemizde ilk uygulayıcısı oldum. Özellikle bel ve boyun fıtığı hastalarının ameliyatsız tedavileri başta olmak üzere birçok ağrılı durumun tedavisi konusunda çalışmalarıma devam etmekteyim.